25 Haziran 2016 Cumartesi

Klasik Yaoi Manga Sahneleri 3

Klişeler 3


Klasikler serisinden devam serisiyle karşınızdayım.Daha önce okumayanlar için 1  yazıyı buradan ve 2. yazıyı da şuradan okumanızı tavsiye ederim. Koi Nanka Shitakunai'nin devam serisinden önce bu yazıyı almak istedim.(İlla araya bir şey alacağım yoksa çatarım.:)
Ayrıca klasik 3 yazısı başıma bela olmadan yazmam iyi olur.Zira sonra o yazma havasını kaybedebilirim.^-^


YAOİ_MANGA
Koitomo 



9. Sanırım bir erkeğe aşığım ama diğer erkeklerden çok da haz etmiyorum klasiği:
Evet klasik 3. deki ilk maddemiz böyle temelden gelsin istedim.Olay aynen dediğim gibi.Bir erkek olarak başka bir erkeğe gönlü düşen kişinin kendini sorgulama süreci kısacası.Yani kısaca benim psikolojim bozuk K-kuna karşı sanırım bir şeyler hissediyorum doktor yardım edin demek yok.Anında kendi teşhisini koyan abimiz kendi kendine bir iç geçirmesinden sonra anında karar veriyor.Çok fazla red eden bir manga karakteri görmedim açıkçası. Hepsi anında kabulün eşiğine gelip aşklarını bir süre sonra itiraf ediyor. Orası öyle ama bir de acaba diyen tipler var.İşte onlar ben zaten bir erkeğe aşığım ama bu beni şey yapar mı cinsinden davrananlar.Kısaca tüm erkeklere karşı böyle olmadıklarını anlamaları için deney bağında gidip başkalarına sarılan o şeker karakterlerden bahsediyorum. Açıkça seviyorum onlarıda. Kendi kendine vicdan yapıp neden böyle oldu ki şimdiye bağlıyorlar anında. Ahhh canlarım.O yolları aşın ve kendinize gelin deyip sıradaki klasiğe geçiyorum.





YAOİ_MANGA
Love Me Baby

10. Ayyy gittiğimiz bu otel bir aşk oteli çıktı klasiği:
Evet işte en çok gidilen mekanlar sıralamasında 2. olan mekandayız sıra.Aşk otelleri. Haa ilk sıra semenin veya ukenin yatağıydı bu arada.Yani aslında bu da onlara dahil olur mu bilmiyorum ama bu tür bir olaya kesinlikle rastlarsınız yaoi mangalarda. Acaba bir otel hemde bir aşk oteline 2 erkeğin gitmesini mantık alıyor mu bilmiyorum ama mangada çizince gayette güzel duruyor yaaa:) Soruyorum siz hiç aşk oteli gördünüz mü? Ben hayatımda görmediğimden bilmiyorum. Acaba Japonya bunlarla kaynıyor da bizim mi haberimiz yok.Biri şu mangakalara aşk otellerinin sayısını verebilir mi lütfen zira sanki köşeyi dönsen aşk oteline çarpıyorsun misali çiziyorlar da. Ayrıca o yuvarlak yatak ve aynalar cidden var mı yoksa bütün bunlar mangakanın sallamaları mı merak etmeden de duramıyorum. Neyse olay bellide genellikle ukelerin buralara nasıl gittiği kısmı daha önem arz ediyor.Kimi mangalar da malum! barlardan direk gidiliyor (ki en görünen çeşit bu) bazılarında uke şarhoş oluyor seme ise içinde hiç art niyet olmadan bu tarz otele götürüyor (bak şimdi o kadar normal otel dururken bu tarz bir aşk otelini seçmesi tamamen tesadüf yani gitmeyin semelerin üstüne:) Kimilerinde ise sarhoştum buraya nasıl geldik haa bu one night stand olayıydı tarzında direk gitmeyi geçerek bu tarz bir otelde uyanıyor. Şimdi soruyorum bu tarz bir ilişkiden güzel bir manga çıkar mı?Ihımmm maalesef evet yani seviyoruz bu tarz mangaları da. Zaten shonen aiden sıkılıp bir üst turları zorlayanların okuduğu mangalar da çokca görüyoruz ve saygı duyuyoruz.Saygılar...


YAOİ_MANGA
Hisho to Shachou no Himitsugoto 
11. Sekreter olarak etrafta başka kimse kalmadı patronumu seviyim bari klasiği:
Yine adıyla yaşayan yaoi mangalara sıra geldi.Evet başlık açık ve net etrafta bir lolita bir hatun bir dişi bile yok ben kalbimi gidip erkek olan patronuma kaptırıyorum klişesi bizlerle.Olay basit sekreter çocuk ve patron ilişkisi.Bu bir görev aşkımı dır yoksa dediğim gibi ofisteki kızların hepsimi çirkin bilmiyoruz ama illa o kalp gidip o patrona tutulacak.Aradaki alt üst hiyerarşisi illa bozulacak yani.Bir nevi zengin patron fakir çalışan diyeceğim ama bu tanımada çok umuyor.Kaldım öyle olduğum yerde kalıplarından çıkmayan bir maddemiz var sanırım.İşin özü belli zaten.Sabah 8 akşam 6 çalışma saatleri arasında patronun programını ayarlayıp bir iki telefona baktıktan sonra patrona aşık olmak kalıyor geriye yapacak bir şey yok mecburum tarzında takılan bu sekreterleri anlayan varsa getirsin buraya:) Bu neyin kafası diye soran yok.Haddini bil o senin patronun diyen yok.Lan sen kim köpeksin ki diye atar yapıp bağıran yok eee daha kim koruyacak bu patronları sekreterlerinin  aşkından. İşin bir de karşılık verme boyutu var.Evet olay tek taraflı da olmuyor zaten.İlla o patronda "ayy beni yeni mi anladın şapşik yerim seni"şeklinde bir edalarla(ıyyyy kendi yazdığımdan soğudum sanırım o nasıl bir uke patron tarifidir yaa. Her halde patron böyle konuşsaydı fanlar olarak biz o patronun ağzını burnunu kırardık sanırım.Neyse bir silkeleneyim bari:)
Ihımmm yani hislerimiz karşılıklı ben de seni seviyorum tarzında söylemlerle karşılık verilir. Tabi yine işin diğer boyutu var ki oda başlı başına bir klişedir zaten.Patronun çalışan sekreterine aşık olması durumu.Bu durum genellikle sert semelerin olduğu mangalar da göze çarpıyor dersem durumu anlarsınız sanırım.

YAOİ_MANGA
Mad Cinderella 

12. Çocukken aşık oldum ama büyüyünce de aynı orantıda seviyorum klasiği:
Bu klasik mangalar da çokca rastladığım bir olay.Veletken aşık oldum ama büyüyünce hala da aşığım olayı.Çocukluk arkadaşıyken başlayan aşklar dersem anlarsınız.Zira böyle başlamasa da illa mangaların bir bölümünden 2 tane top oynayan velet görüntüsü yada bilgisayar oynayan velet görüntüsü veyahut yakalamaca oynayan velet görüntüsü çıkar.İlla mangaka gözümüze sokacak bak işte bunlar çocukluk aşkı da bilmem kaç küsür yıl sonra tekrar bir araya geldiler de ahanda bu eskiye dönüş çizimlerim diye çiziktiriverecek yani.Bu kadar söylendiğime bakmayın.Bu tarz mangaları da seviyoruz yani.İşin içinde bir parça nostalji olmadan olmuyor. Karakterlerin o çocukluğunu göreceğiz ki etrafta karanlık noktalar kalmasın.Zamanında saçlarını iki yandan toplamış bir dişi eksik ve ben en iyisiyim diye hava atan saçma bir kıza gönlünü kaptırmamış ohhh diye içimizden geçiririz.Hayır anlamıyorum sen büyüyorsun da nedir bu onu hala seviyorum mantığı yada yeniden aşık oldum mantığı.Belki senin eski çocukken tanıdığın K-kun serseri oldu ana babasını kesip etrafa dehşet saçtı.O zamanda sevecek miydin acaba.Yada evlendi çoluk çocuk sahibi oldu. Şıll.... ver o adam benim diye kavgamı edeceksin.(tamam çok uçtum geri dönüyorum:)
Neyse kısacası çocukluk aşklarını cidden sevip bağrımıza basıyoruz.Zaten çoğu mangada aslında direk birlikte büyüyüp yan yana oluyorlar.Yukarıda saydıklarım araya zaman girmiş sonradan kavuşmuş olanlar içindi.

YAOİ_MANGA


Evet sanırım bu günde kendimi aştığıma göre burada noktalaya biliriz.İşte şimdi klasiklere biraz ara verebiliriz.Diğer türlü bu yazıyı yazana kadar içim rahat etmeyecekti.
Şimdi yandaki bugün Türkçesi gelen Hontomun 20.Bölümünden.(Emeği geçenlerin eline sağlık deyip her zaman ki gibi Heterophobiafansuba teşekkürü borç biliyoruz.^-^)
İşin aslı bölümü okuyanlar bu sahnenin biraz değiştiği fark ederler.Bölümde geçen kedi kulak olayını hiç sevmediğimin altını çizerek başlayayım o zaman.Yani Aki aklına başka bir şey gelmedi mi de bunu yaptın yaaa.Seni kedi kostümüyle gördüğümüzde çok şahaneydi ama bu sana bile yakışmamış.O yüzden bende kedi kulaklarını sildim. gomenne. Ama bu surat ifadesi on numara olduğundan koymak istedim.Senin gibi aktif ukeden bu tarz aksiyonlu hareketler bekliyoruz ama lütfen içinde kedi kulağı falan olmasın.O sevimli suratına öyle şeyler hiç gitmiyor çünkü.Bu arada bu bölüm bütün manga boyunca en ateşli sayfaların olduğu bölümdü.♥-♥Hem sayfa uzunluğu bakımından hem çizim bakımından. Yamamotonun başına saksı falan mı düştü acaba merak ediyorum.Neyse bu haftada benden bu kadar.İyi okumalar.:)

5 yorum:

  1. (yagmur) yine çok keyifli ve güzel bir yazı ile baş babaşa bırakmışsın bizi. emeğinize sağlık tabiki yazımızı dün akşam keyifle okudum ve tabiki 4 kategoriye örnek verilen mangalarda sadece bir tanesini okuma şerefine nail olabildim (bu yüzden aç parantez tabiki Heterophobiafansuba sitesine sevgilerimi gönderiyorum kapa parntez) sizde olmasının ben ne yapardım gerçi siz olmasaydınız burda da olmazdım. o yüzden ektra large bir teşekkür daha ediyorum. iyiki varsınız ve tabiki willjace iyi sende varsın.

    genelde burda konuşmaya başlayınca tamam bu kadar dediğimde mutlaka mesajın uzunluk karakter sayını aşmış, ondan sonra yazdığım çoğu içerik kaybolmasın diye kelimelere verdiğim uzatmaları, gülme işaretlerini, noktalamaları hatta bazen cümlelerimi silerek son harf sınırını ulaşana kadar ayarlama yapardım.

    ama bu kadar keyifli bir yazıda neden konuşamıyorum neden yazamıyorum, neden durgunum dersek. acayip yorgunum. çünkü hermetik kombiye geçiş aşamasının sıkıntılı yorucu anları ve evdeki tüm halıları yıkama esnasında sanırım vücudumun enerjisini son zerresine kadar kullanmış olduğumdan bittim tükendim moduna geçiş yaptım. ki kanıtıda burda şuan yazmak istediğim şeyleri tam anlamıyla kelimeye dökemiyorum.. haftaya da annemlerin yanına memlekete gideceğim büyük ihtimal o zamanda yazamam zaten istesem de yazamam internet olmadığından artık dönüşte mutlaka toparlanmış olurum.

    ne demiştik ben sadece koitomotu okuduğumdan doğal olarakda en çoks evdiğim klişemiz 9 numara ama sanırsam diğerlerini okumuş olsamda yine 9 numara benim favorim olurdu. çünkü o bana saflığın ve içindeki tertemiz duyguların ne olduğunu anlamaa çalışan kişinin ister istemez verdiği tepkiler manganın daha gerçekçi olmasını sağlıyor gibi geldiğinden, yani bana öyle geldiğinden ben be klişemizi vazgeçilmezlerimin arasına almış bulunuyorum kilişde olsa sanırsam ben bu tarz durumları hep verek okumaya devam edeceğim.umarım daha çok manga okuma fırsatını yakaladığımda diğer klişelerimize daha çok dikat edeceğim gibi zaten burda hangi yazıyı okuyor olursam olayım bir şekilde bir sonraki okuduğum mangada ha işte bu dediğim zamanlar yavaş yavaş artmaya başladı. etki tepki. bu sayede nasıl desem yaoi manganın bilinçli okuyucusu olurmu valla oluyor o da ben. siten sayesinde yavaş yavaş da olsa daha bir bilinçli okuyucu olmaya başladım. kamsammida (sanırsam olabilecek en kötü şekilde yazmış olabilirim) bu güney koredenmiydi yoksa, benim hatlar yorgunluktan karışdımı. yok ya güney kore olsa gerek. neyse sözde kısa yazma modundaydım değil mi?..

    önümüzdeki hafta ve ondan sonraki hafta yani bayram haftası o yüzden; senin ve ailenin bayramını bu mesaj aracılığı ile de olsa (belki bunu burda yazmamalıyım ama başka ulaşım aracım yok) kutlamak istiyorum. bana göre bayramın amacı sen orucunu tuttun ne güzel 1 ayda olsa kendi iç dünyanla, nefsinle savaştın ve başardın. bundan dolayı iç dünyandaki senin başarıdan gelen mutluluğuna ortak olmak isterim. bundan dolayı seni canı gönülden tebrik ederim demek olduğundan, ben şimdiden de olsa bayramınızı tüm içtenliğimle kutlarım. nice şeker tadında mutlu bayramlar geçirmeniz dileğiyle.

    bugün böyle oldu. çok içten samimi tatlı bir yazıyı boş geçmek istemedim. bir kusurumuz oldu ise affola. kendine iyi bak. yakın zamanda görüşmek dileğiyle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Yağmur:)verdiğim mangaların hepsi güzeldi.İnş Türkçe şekilde de okuruz.^-^ tabi Mad Cinderella'nın önce gelmesini isterdim:)(Yamamoto faktörü ne yaparsın) yorumlarda karakter sınırlaması olduğunu bilmiyorum O_O Cümleleri silmeye uğraşmasaydın 2 yorum halinde de yazabilirsin.
      Yorgun olmana üzüldüm.Arada oluyor öyle insan sürekli enerjik şekilde duramıyor sonuçta. Ahh bilirim o halı yıkama olaylarını.Annem tam bir halı ve koltuk delisidir.En ufak bir lekede hemen halıları yıkar.Koltukta azıcık bir şey görse hemen siler.Tabi ceremesini hep biz çekeriz.:)Halıların hepsi bittiyse ne güzel bir daha kışa kadar okunmazsın artık:)
      Seninde bayramın şimdiden kutlu olsun.:)Aileninde bayramı kutlu olsun.Artık bol bol hasret giderirsiniz değil mi.Ne güzeldir aile ziyaretleri.
      Yakın zamanda inş. tekrar görüşmek üzere:)

      Sil

  2. İlk klişede, bir erkeğe aşık olduğunu kabul edemeyen karakter için zor bir durum tabi. Gidip başkalarına bakıp kensini denemesi de ayrı bir olay tabi. :D
    Aşk oteline genelde bilerek gidiyorlar sanki :) Çook seyrek gördüm bilmeden gidenini :P Japonyayı anlatan bir kitapta diyordu aşk otelleri cidden baya varmış galiba.. O ayna mevzusu da şaşırılacak bir şey değil malum Japonya her ne kadar içe kapanık bir toplum olsa da, bu tür konularda da o kadar uç noktalara varabiliyorlar...
    Yaa o çocukken birbirini sevip yıllar sonra karşılaşma konusu güzel oluyor şimdi ama *-* Ama tabi gerçekten de yıllar sonra o kişi ne hale gelmiş ondan haberleri yok, o biraz sıkıntı..
    Honto Yajuu'da kedi kulağına Tomoharu'nun tepkisi beni bitirdi ya :D :D O kadar güzelki gerçekten olduğuna inanamıyor çocuk :P :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlk klişe zaten yaoi mangaların temel taşı neredeyse değil mi?^-^Ama ne kadar bu tarz mangaları okusam hiç sıkılmıyorum.Aksine çok eğlenceli mangalar.:) Aşk oteli konusunda gerçekten o kadar fazlamıymış. Şaşırman cidden.Sürekli çiziyorlar.Aslında ben hiç Japonyanın içine kapanık bir ülke olduğunu düşünmüyorum açıkçası.Hatta yozlaşmanın dibine vuran bir ülke.Yaşlıları değil ama gençleri acayip özenti bir gençlik.İzlediğim bir programda bu konuyu ele almışlardı ve gerçekten bizden bile çok ileri ki seviyede değişime uğradıklarını gördüm.Bir yanım bizden daha değiştikleri için sevinirken bir yanım onlar için üzüldü desem yeridir.:(
      Neyse çocukluk içeriği olan mangalar nedense güzel oluyor.Ama o konuyu içermeyen mangalar da bile çat diye çizip gözümüze sokmuyorlar mı sence de.Bir nevi geçmişe dönüş.:)
      Honto çok süperdi yine yaaa.Akim çok tatlıydı resmen.Tescilli tatlılık onunki.

      Sil
  3. :D :D :D Yaoi'yi her türlü okuyacağımızdan ve seveceğimizden klişiler toplamı olsa bile sorun değil dimi:) Her türlü okunur

    YanıtlaSil